TAKDİR EDİLEN ÜCRETİN DÜŞÜK OLMASININ MÜLKİYET HAKKINI İHLAL ETTİĞİNE İLİŞKİN KARARIN BASIN DUYURUSU
(Karara ulaşmak için tıklayınız)
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 25.7.2017 tarihinde Yasemin Balcı tarafından yapılan bireysel başvuruda (B. No: 2014/8881), Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir. |
Olaylar
Başvurucu, adli tıp uzmanı olarak görev yaptığı üniversite hastanesi ile Adalet Bakanlığı arasında yapılan otopsi ücreti öngörmeyen sözleşmeye istinaden, Cumhuriyet Savcılığının talebi üzerine 2.11.2001 ile 20.6.2003 tarihleri arasında toplam 104 adet otopsi işleminde görev almıştır. Başvurucu, bu işlemlere karşılık ücret ödenmesi talebinin Cumhuriyet Savcılığı tarafından zımnen reddedilmesi üzerine açtığı davadan ilk derece mahkemesinde olumlu sonuç alamamış ancak temyiz üzerine Danıştay’ın verdiği bozma kararı sonrasında ilk derece mahkemesi 265,83 TL ücret ödenmesine hükmetmiştir. Ödemenin miktarını düşük bularak açtığı davada güncel değerler üzerinden 15.600 TL ödenmesini isteyen davacıya Başsavcılık 499,31 TL ilave ödeme yapmıştır.
Başvurucunun talep ettiği toplam ücretin geri kalan kısmının ödenmesi amacıyla aynı Mahkemede açtığı tam yargı davası reddedilmiştir. Bu karara Bölge İdare Mahkemesinde yaptığı itiraz da kabul edilmemiştir.
Başvurucunun İddiaları
Başvurucu, adli tıp uzmanı olarak çalıştığı üniversite hastanesinde Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine zorunlu olarak gerçekleştirdiği otopsiler karşılığında ödenen ücretin yetersiz olduğunu, angarya yasağı ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.
Mahkemenin Değerlendirmesi
Anayasa Mahkemesi bu iddia kapsamında özetle aşağıdaki değerlendirmeleri yapmıştır:
Adli Tıp Şube Müdürlüğünde ortaya çıkan ihtiyaç nedeniyle üniversite hastanesinin personeli ve altyapısı kullanılarak otopsi işlemlerinin gerçekleştirilmesi bir sosyal dayanışma işlevi görmektedir. Otopsi işlemlerini yaparken başvurucu uzmanlık alanı dışında bir hizmetin ifasıyla yükümlü tutulmadığı gibi bu işlemler mesleki gelişime katkı anlamında bazı avantajlar sağlamış ve anılan işlemler nedeniyle başvurucuya aşırı bir külfet de yüklenmemiştir. Bu değerlendirmeler ışığında Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın 18. maddesinde güvenceye bağlanan zorla çalıştırma ve angarya yasağının ihlal edilmediği sonucuna ulaşmıştır.
Diğer yandan Adli Tıp Kurumunca Mahkemeye gönderilen fiyat listesinden otopsi ücretinin 390 TL olduğu anlaşılmaktadır. Bu tarife ve listenin mutlak bir bağlayıcılığı bulunmamakla birlikte bir adli tıp uzmanının otopsi için sarf ettiği emeğin maddi değeri hakkında fikir verebilecek mahiyettedir. Nitekim başvurucu tarafından bireysel başvuru dilekçesine eklenen belgelerden, başvurucunun gerçekleştirdiği bazı otopsiler için Cumhuriyet Savcısınca otopsi başına 150 TL takdir edildiği görülmektedir. Buna göre başvurucu lehine hükmedilen otopsi başı 7,36 TL'ye tekabül eden bedelin emsallerine nazaran oldukça düşük olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Başvurucu lehine hükmedilen bilirkişi ücretinin hangi gerekçeye dayanılarak bu şekilde takdir edildiğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgeye de rastlanmamıştır.
Bu durumda değinilen tarife ve fiyat listesinde görülen ücrete göre bariz bir şekilde düşük olduğu anlaşılan başvurucuya takdir edilen ücretin, başvurucunun emek ve mesaisini karşılayacak mahiyette olmadığı, dolayısıyla mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin ölçülü olmadığı kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak Anayasa Mahkemesi, başvurucunun Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Bu basın duyurusu Genel Sekreterlik tarafından kamuoyunu bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup bağlayıcı değildir. |