Paylaş | 20 Şubat 2019
Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Yıldız Seferinoğlu için Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu'nda yemin töreni düzenlendi.
Törene, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, TBMM Başkanvekili Mustafa Şentop, YSK Başkanı Sadi Güven, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, AK Parti Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, yüksek yargı üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, başkanvekilleri ve yeni üye Yıldız Seferinoğlu, konukları kapıda karşıladı.
Törende konuşan Başkan Arslan, Seferinoğlu'nun engin tecrübesiyle Anayasa Mahkemesine katkı yapacağına inandığını belirtti. Kamusal görev ifa eden kişilerin yemin etmesinin evrensel bir uygulama olduğuna dikkat çeken Başkan Arslan, bu anlamda yemin etmenin bir sadakat ve taahhüt beyanı olduğunu söyledi.
Anayasa Mahkemesi üyeleri olarak göreve başlarken, Anayasayı ve temel hak ve hürriyetleri koruyacaklarına söz verdiklerini dile getiren Başkan Arslan sözlerine şöyle devam etti: “Diğer yandan da görevimizi yaparken her türlü etki ve kaygıdan uzak olarak sadece vicdanımızın emrine uyacağımızı taahhüt ediyoruz. Esasen Anayasa Mahkemesinin varlık nedeni andiçme metninde özetlenmiştir. Anayasa Mahkemesi, Anayasanın üstünlüğünü ve bireylerin temel haklarını, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı içinde korumakla görevli bir yüksek yargı kurumudur. Hiç kuşkusuz Mahkeme, Anayasayı koruma görevini anayasal sınırlar içerisinde hareket ederek yerine getirmektedir. Kadim devlet geleneğimizde adalet, devletin varlığını devam ettirmesinin temel şartı olarak kabul edilmiştir. Yusuf Has Hacib, bin yıl önce yazdığı Kutadgu Bilig'de, daha sonra Osmanlı devlet anlayışına da damgasını vuracak olan ‘adalet dairesi’ni çok iyi anlatmıştır, Adalet dairesi, merkezinde ‘adalet’in bulunduğu, bir iyi yönetim formülüdür. Buna göre, ‘Memleket tutmak için çok asker ve ordu lazımdır, askerini beslemek için de çok mal ve servete ihtiyaç vardır, bu malı elde etmek için halkın zengin olması gerektir, halkın zengin olması için de adil kanunlar konulmalıdır’. Yusuf Has Hâcib’e göre, ‘Hangi bey memlekette adil kanun koydu ise o, memleketini tanzim etmiş ve gününü aydınlatmıştır’.”
Başkan Arslan, hukukun, her toplum için ekmek, su ve hava kadar hayati bir ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, “Hukukun üstünlüğünün sağlanması ve sürdürülmesi, bir ülkenin geleceğinin teminatıdır. Bu bağlamda Anayasada ifadesini bulan ve millî hedefimiz olan çağdaş medeniyet düzeyine ulaşma ancak tüm kural ve kurumlarıyla hukuk devletinin tesisiyle mümkündür. Tam da bu nedenle hukuk devleti anayasal kimliğimizin temeline yerleştirilmiştir” dedi.
“Bireysel Başvuru Devrim Niteliğinde Bir Değişiklik”
Anayasa Mahkemesine tanınan bireysel başvuru hakkının temel hak ve hürriyetlerin korunması bakımından bir milat olduğunu ifade eden Başkan Arslan, “Devrim niteliğindeki bu değişiklik, Türkiye'de anayasa yargısının bireysel başvurudan önce ve sonra olmak üzere iki dönemde incelenmesi sonucunu doğurmuştur" diye konuştu.
Başkan Arslan, bu önemli kurumu hukuk sistemine kazandırmada, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti.
“2018’de 35 Bin Başvuru Sonuçlandırıldı”
Anayasa Mahkemesinin artan iş yüküne rağmen bireysel başvuruları makul sürede sonuçlandırmaya gayret gösterdiğine işaret eden Arslan, “23 Eylül 2012'den bugüne kadar toplam 216 bin civarındaki başvurudan 176 binini sonuçlandırmış bulunmaktayız. Yapılan başvuruları karşılama oranımız da her geçen yıl artmaktadır” diye konuştu. Başkan Arslan, geçen yıl mahkemeye 38 bin civarında başvuru yapıldığını, aynı yıl içinde 35 bin başvurunun sonuçlandığını aktardı.
Hedeflerinin bu oranı yüzde yüze çıkarmak olduğunu söyleyen Başkan Arslan, “Çünkü önümüzde 40 bin civarında derdest bireysel başvuru dosyası var. Hedefimiz bu başvuruları mümkün olduğu kadar makul süre içinde sonuçlandırmaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Anayasa Mahkemesinin önünde yoğun iş yükü ve tamamen yeni olan hukuksal kurumlarla ilgili ilkeler geliştirme gibi bazı zorluklar bulunduğunu anlatan Zühtü Arslan, sözlerine şöyle devam etti: “Ancak tüm zorluklara rağmen Anayasa Mahkemesi, norm denetiminde ve bireysel başvuruda 2012'den bu yana istikrarlı bir şekilde hak eksenli yaklaşımını devam ettirmektedir. Hak eksenli yaklaşım, temel hak ve hürriyetleri esas alan insanı yaşatma paradigmasına dayanmaktadır.
Anayasa Mahkemesi olarak, Mevlana'nın pergel metaforundan mülhem, bir ayağımız bu toprakların değerlerinde sabit, diğer ayağımızla tüm dünyaya açılarak anayasal adaletin tesisi için çaba gösteriyoruz. Anayasanın ve temel hak ve hürriyetlerin tam olarak korunduğu, karşılaştırmalı anayasa yargısında iyi uygulama örnekleri arasında yerini alan ideal bir anayasallık denetiminin derdini ve arzusunu taşıyoruz. Zira biliyoruz ki etkili bir anayasallık denetimi demokratik hukuk devletinin varlığını devam ettirmesinde hayati bir işlev görmektedir.”
Başkan Zühtü Arslan'ın konuşmasının ardından yemin törenine geçildi. Öz geçmişi okunan yeni üye Yıldız Seferinoğlu, ardından yemin etti. Seferinoğlu'na Başkan Arslan tarafından kisvesi giydirildi.
Başkan Arslan’ın konuşma metnine ulaşmak için tıklayınız.