Paylaş | 17 Ekim 2022

Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Muhterem İnce için Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu'nda and içme töreni düzenlendi. 

Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Moğolistan Meclis Başkanı Gomboja Zandanshatar, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, bakanlar, yüksek yargı üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. 

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, başkanvekilleri ve yeni üye Muhterem İnce, konukları kapıda karşıladı. 

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklâl Marşı’nın okunmasının ardından konuşmasını yapan Başkan Arslan, sözlerine Bartın’da meydana gelen maden kazasında vefat eden işçilerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve yaralılara acil şifalar dileyerek başladı.  Ardından Başkan Arslan, Muhterem İnce’yi tebrik ederek kendisine başarılar diledi; üyeliğinin başta şahsına, ailesine, Anayasa Mahkemesine, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını dilediğini belirtti.

 “Bireysel ve toplumsal hayatın en temel erdemi adalettir.”

Devletlerin devamının ancak adaletle sağlanacağını, tarih boyunca adaletin tüm dinlerin ve seküler ideolojilerin merkezi değeri olduğunu vurgulayan Başkan Arslan, “Nitekim Tevrat’a göre Hz. Musa halkına, ‘Adaleti, yalnızca adaleti izleyeceksiniz.” diye öğüt verir. Yeni Ahit’e göre Hz. İsa kavmine ‘Görünüşe göre yargılamayın, yargınız âdil olsun.’ diye seslenir.  Kuran-ı Kerim’e göre de “Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder.” dedi.

Hemen her medeniyette adaletsiz ve haksız şekilde hükmetmenin ağır bir vebal olduğuna dair kuvvetli bir inanışın var olduğuna değinen Başkan Arslan, adaletin bu öneminin onu tecelli ettirmekle görevli hâkimlerin omuzlarına ağır bir yük yüklediğinin ifade etti.

Arslan, adaletin söylem değil eylem meselesi olduğuna dikkati çekerek adaletin gerçekleşmesi ve gerçekleştiğinin de görülmesi gerektiğini ifade etti.

“Yargı bağımsızlığı, anayasal kimliği oluşturan kuvvetler ayrılığının da bir gereğidir.”

Anayasa Mahkemesi üyelerinin göreve başlarken Anayasa’yı ve temel hakları koruma görevini, her türlü etki ve kaygıdan uzak olarak yerine getireceklerine dair yemin ettiğini belirten Başkan Arslan, böylece daha göreve başlarken anayasal adaleti sağlamanın ön şartının yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı olduğunu dile getirdiklerini bildirdi.

Esasen korumayı taahhüt ettiğimiz anayasa, bağımsızlık ve tarafsızlığı yargının vazgeçilmez karakteristikleri olarak kabul edilmektedir.” ifadelerini kullanan Arslan, yargı yetkisinin mahkemelere ait olduğunu ve bu yetkinin başkalarına devredilemeyeceğini vurguladı.

Yargı bağımsızlığının hâkimlere tanınan bir ayrıcalık olmadığına işaret eden Başkan Arslan, şöyle devam etti:

“Anayasayla sağlanan bu teminatın amacı, adaletin dolaylı/dolaysız her türlü etki, baskı, yönlendirme ve kuşkudan uzak şekilde dağıtılacağı yolundaki güven ve inancı yerleştirmektir. Gerçekten de yargıya yönelik güven ve inancın sarsılması, bir demokratik hukuk devletinin başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir. Bu nedenle hukukun üstünlüğü anlayışı, yargının bağımsızlığına halel getirecek, tarafsızlığı konusunda toplumu şüpheye düşürecek her türlü tavır ve davranıştan kaçınmayı gerektirmektedir. Diğer yandan yargı bağımsızlığı, anayasal kimliği oluşturan ilkelerin başında gelen kuvvetler ayrılığının da bir gereğidir. Yargının ve yargıcın bağımsız olmadığı yerde kuvvetler ayrılığından, kuvvetler ayrılığının olmadığı yerde de temel hak ve özgürlükleri koruyan bir anayasanın varlığından söz etmek oldukça zordur. Zira anayasaların temel işlevi, kamu gücünün tek elde toplanmasını önlemek ve hukukun üstünlüğünü sağlamak suretiyle temel hak ve özgürlükleri güvence altına almaktır.”

"Türk anayasa yargısının en uzun on yılı”

Başkan Arslan “Anayasa Mahkemesi varlık sebebi olan anayasayı ve temel hak ve özgürlükleri koruma görevini en iyi şekilde yerine getirmenin gayreti içindedir.” ifadelerini kullandığı konuşmasında, kendi yemin töreninin üzerinden yaklaşık 10 yıl geçtiğine değindi. Aradan geçen 10 yılda Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruları inceleme, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini denetleme görev ve yetkilerinin verildiğini ifade eden Arslan, bu durumun anayasa yargısının alanını genişlettiğini ve yeni sınamaları da beraberinde getirdiğini belirtti. Söz konusu süreçte yaşanan darbe girişimi ve COVID-19 salgını gibi olağanüstü durumların anayasa yargısı alanındaki değişim ve dönüşümü daha da sancılı bir boyuta taşıdığını belirten Arslan, bu nedenle geçtiğimiz 10 yılı "Türk anayasa yargısının en uzun on yılı" olarak niteledi.

Başkan Arslan, Anayasa Mahkemesinin olağanüstü güçlüklere rağmen paradigmatik dönüşümünü önemli ölçüde tamamladığını gerek norm denetiminde gerekse bireysel başvuruda hak eksenli bir yaklaşımla zengin bir içtihat oluşturduğunu belirterek “Anayasa Mahkemesinin hak eksenli yaklaşımla inşa ettiği bu içtihat birikimi, bir yandan hukuk düzeninin Anayasa ile uyumlu hâle gelmesini sağlamış, diğer yandan da temel hak ve özgürlüklerin koruma alanını genişleterek standartları yükseltmiştir. ifadelerini kullandı.

“Mahkememiz ne yargısal aktivizme ne de kendini sınırlama yoluna tevessül etmiştir.”

Anayasa Mahkemesinin her zaman demokratik hukuk düzeninin yanında olduğuna, temel hak ve özgürlükleri korumak için yoğun bir uğraş verdiğine değinen Arslan, Anayasa Mahkemesinin istikrarlı bir şekilde bir yandan Anayasa’nın çizdiği sınırları aşmadan diğer yandan da kendisine tanınan anayasal ve yasal yetkileri kullanmaktan imtina etmeden görevlerini hakkıyla ve hassasiyetle yerine getirmenin çabası içinde olduğuna dikkati çekti.

Anayasa Mahkemesinin geleceğine yönelik en çetin sınamanın benimsenen hak eksenli yaklaşımın korunması ve sürdürülmesi olduğunu vurgulayan Başkan Arslan, “Anayasa yargısının varlık nedeninin anayasanın üstünlüğünü ve temel hakları korumak olduğu dikkate alındığında, hak eksenli yaklaşımın korunmasının ve sürdürülmesinin ülkemizin ve milletimizin menfaatine olduğu izahtan her türlü varestedir.” dedi.

Başkan Arslan konuşmasının sonunda üyelik süresini tamamlayan Hicabi Dursun’a Anayasa Mahkemesine yaptığı katkılardan dolayı teşekkür ederek bundan sonraki meslekî hayatında başarılar, özel hayatında huzur ve mutluluklar diledi. Ayrıca başkanvekillerine, üyelere, raportörlere ve tüm mensuplara teşekkür etti.

Başkan Zühtü Arslan'ın konuşmasının ardından and içme törenine geçildi. Öz geçmişi okunan yeni üye Muhterem İnce yemin etti. İnce’ye kisvesi Başkan Zühtü Arslan tarafından giydirildi.

Başkan Arslan’ın konuşma metnine ulaşmak için tıklayınız.

Başkan Arslan'ın Anayasa Mahkemesi Üyesi Muhterem İnce'nin And İçme Töreninde yaptığı konuşmayı izlemek için tıklayınız.